"Yanal, Kadıköy’e gelirse…"

"Yanal, Kadıköy'e gelirse..."
Fenerbahçe kaptanı Emre Belözoğlu, sezonun geride kalan kısmını değerlendirdi

Fenerbahçe’nin tecrübeli yıldızı Emre Belözoğlu, NTVSpor’a röportaj verdi. İlk olarak sakatlığıyla ilgili konuşan ve Bursaspor maçında oynayıp oynamayacağı sorusunu yanıtlayan Emre Belözoğlu, “Yaklaşık 4-5 haftalık süreçte ağrılarım geçmişti. Ancak bazı maçlarda risk almamız gerekirdi. Şimdi 2-3 hafta sürecek. İyi bir sağlık ekibimiz var. Bursa maçında hoca isterse yine oynamak isterim. Risk aldık 7-8 haftada. Bazı maçları pas geçebilirdim. Pas geçmeden takımın yanında olmak istedim. Hocam ve teknik ekiple konuşacağız, onların kararına göre oynayıp oynamaycağım belli olacak” dedi.

EMRE’NİN RÜYA TAKIMI

Oğlu Ömer Akif’in yokluğumu çok yoğun yaşadığını belirten Emre Belözoğlu, “Tesislere gittiğimde ‘Baba yine mi sakatsın’ diye soruyor. Benimle daha fazla vakit geçirmek istiyor. Her baba bunları yaşıyordur. Her sporcunun hayatında bu dönemler vardır. Tesisten döndüğümde de onunla vakit harcamaya çalışıyorum. Kaybettiğmiz enerjiyi onlarla bulmaya çalışıyorum. Ömer ile tekrardan yaşam enerjimi tekrar kazanıyorum” diye konuştu.

“EVDEKİ LİDER EŞİM”
Daha önceki röportajında “Evde annemin dediği daha çok olurdu” sözlerinin hatırlatılması ve kendi evindeki durumun sorulması üzerine de, “Saha içinde lider olsam da saha dışında biraz uysal olmayı tercih ederim. Evdeki lider karım Tuba diyebilirim” yanıtını verdi.

Bu sezonu da değerlendiren Emre Belözoğlu, “Geçen sezon şampiyon olmuş, oturmuş bir takımımız vardı. Trabzon’daki stresli ortamıın ardından bir iki maç belirleyici oldu. Beşiktaş deplasmanında kazandığımızç 3 puan moral motivasyon açısından bizi diğer maçlara hazırladı. Soyunma odasında birbirimize inanmamız güvenmemiz önemli. Fenerbahçe nedense her sene sezon başında kolay şeyler yaşıyor. Sahanın içine kolay konsantre olamıyoruz. Türkiye’de bu daha da zor. Sahanın içine elimizden eldiğince konsantre olmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Üzerinizdeki baskı teknik direktör değişikliğinden olur mu?” sorusunu ise sarı-lacivertli oyuncu şöyle yanıtladı, “Bu Türkiye’ye özgü bir şey. Kendi insanından, dünyanın hiçbir yerinde olmayacak şekilde tepki görürsün. Kendi içindeki insanlara, sahip çıkmadan ziyade onları yermeyi tercih ediyoruz. İsmail Hoca geçmişi Fenerbahçe’yle olan bir insan. Teknik bilgisi yüksek, ender antrenman bilgisi olan bir hoca. Dışarıdan gelecek her türlü saldırıya da hocamıza yardımcı olmaya çalışıyoruz.”

“BU SÖYLENENLERE KAHKAHA İLE GÜLÜNÜR”
“Teknik direktörlüğü başkan Aziz Yıldırım yapıyor” yorumlarının sorulması üzerine Emre Belözoğlu, “Bu söylenenlere sadece kahkaha ile gülünür. İsmail Kartal çok değerli bir insan. Futbolun ve hayatın içinde herkesin fikri var bilgisi yok. Böyle gelir böyle gidir. Bizler bu gerçeğin farkındayız. İsmail Kartal bilgili donanımlı bir isim. Fenerbahçe üzerinden prim yapmak isteyenler bunları söylüyor. Bunlara sadece gülüp geçeriz” yanıtını verdi.

Bu kulübün hem kaptanı hem de üyesi olduğunun  hatırlatılması üzerine ise Emre Belözoğlu, “1 milyon üye projesi çok önemli bir proje. Biz de destek olmak adına kulübe üye olduk. Çok güzel bir proje. Taraftarları bu projieye destek vermeye davet ediyoruz. Kaptan olmayı kendim istemedim bana verdiler. Üyeliği kendim istedim. Futbolcusu oynamayı istedim. Allah’a şükür ki; bu hedefime ulaştım. Sadece takımın bir sporcusuyum. Bulunduğum takım adına elimden gelen her şeyi sahada yapmaya çalışıyorum” diye konuştu.

“SIRTIMI ALLAH’TAN BAŞKA KİMSEYE DAYAMADIM”
Kendisinin çok eleştirildiğinin hatırlatılırken, “Üzerine çok gelindiğini düşünüyor musun?” sorusunu ise Emre Belözoğlu, “7-8 senedir çok rahat bir şekilde söylenenlere gülüp geçiyorum. Çoğu şeye artık kulağımı tıkılıyorum. Ama ailem anne babam var. Onlar bazen üzülebiliyor. Özel hayatım, karakterimle ilgili eleştiriler yapmak kimsenin haddi değil. Herkes sınıfta kalır. Sana içerisindeki profilim eleştirilebilir. Beni eleştiriyorlar. Ama bir türlü başaramadılar. Yine başaramayacaklar. Çünkü sırtımı Allah’tan başka kimseye dayamadım. İşimi iyi yapan bir isim olduğum için hala istenen bir oyuncuyum. Futbolun içinde kurallar neyse onu yapmaya çalışıyorum. Kimseyi sakatlamadım. Futbolun içindeki şeylerin sahanın içinde kalması gerekir. Bunlar prim yaptığı için çok konuşuluyorlar. Niyet anlamında da kötü bir niyetim yok. Ama insanlar bunu taşıyorlar. Yanlış yapıyorlar bunun farkına varacaklar. Kendi doğrularımca yaşayacağım ve kendi doğrularımla öleceğim. İşimi sahada doğru yapınca karşılığı geliyor” yanıtını verdi.

“ELİMİ BİLE SIKMADILAR…”
Beşiktaş derbisindeki küfür olayının hatırlatılması ve Bilic’in, “Emre bana küfretmedi” sözlerinin hatırlatılması üzerine ise Emre, “Toplumda öyle bir algı oluştu. Bir gün bir yerde birbirimizi görüp sarılırız. Futbol ortamı çok büyük değil. Bir gün bir açılışta, toplantıda karşılaşırsınız. Aynı takımda oynarsınız. Gerektiğinde elimi bile sıkmadılar. Beni insan görmediği için bunu yaptılar belki. Ben küfür etmediğimi biliyorum. Bilic’te bunu söyledi. Ama o 4-5 gün bunun üzerinde prim yapıldı. Doğru bildiğimi yapmaya çalışacağım” ifadelerini kullandı.

Emenike ile saha dışında konuşmadığı iddialarının yalan olduğunu söyleyen Emre şöyle devam etti, “Takımın kaptanlarından bir tanesi olarak saha içindeki tüm arkadaşlarımı uyarabilirim. Arkadaşlarım da beni uyarabilirler. Çok az gazete okuduğum için spekülasyonlardan haberim yok. İnsanlar biraz empati yaparlarsa gerçeği görebilirler. Kart gördükten sonra soyunma odasına gittiğinde çok üzgündü. Yanına gittim, teselli ettim. Emenike olayı ise çok başka bir konu. Saha içinde oldu ve saha içinde kaldı. Fenerbahçe’nin menfaati için kim olursa olsun uyarırım. Fenerbahçe’nin başarısı için arkadaşımı uyarmam gerekirse bunu yaparım. Herkes de beni uyarabilir.”

“HAYAL ETTİĞİMİN ÜZERİNDEYİM”
Kariyer bakımından “Hayal ettiğimin çok üzerindeyim” diyen Fenerbahçe kaptanı, odasında üç poster olduğunun hatırlatılması üzerine de, “Rdvan Dilmen, Aykut Kocaman ve Novak” dedi. Emre daha sonra, “Bu ülkenin bir evladıyım; ama büyüdüğüm doğduğum yeri unutmadım. Onlar da sağolsunlar heykelimi yaptılar. Bizim heykelin çok popülerliği yok ama Fatih Belediyesi’ne de teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

Roma’ya kiralanan Salih’le arada konuştuklarını söyleyen Emre Belözoğlu, “Çok şanslıydım ben İtalya’ya Okan abiyle gittim. Hakan abi de orada vardı. Yalnız yurtdışına gitmek kolay değil. Futbolun içinde duygusallığa yer yok. İtalya Ligi’nin buradan daha zor oluduğunu Salih’e söyledim. Zorlukları anlattım. Yetenekli bir kardeşimiz ve başarılı olacağına inanıyorum” açıklamasını yaptı.

İZLEDİĞİ EN İYİ MAÇ
“Oynamadığın ve izlediğin en iyi maç” sorusan ise Emre, “Barcelona’nın Real Madrid’i hezimete uğrattığı 5-0’lık maç. O maç canlı izlediğim için en iyi maçtı. O senenin Dünyanın en iyi 11’i yapıldığında o kadrodan 9 isim o kadroda olurdu. Barcelona’nın Avrupa’daki en iyi dönemiydi. Avrupa’da oynamayı 34 yaşından sonra çok özledim. Keşke 34 yaşındaki beynim 24 yaşındaki kalbim olsaydı” yanıtını verdi.

Geçmişi ve geleceği değil anı yaşamak istediğini kaydeden Emre Belözoğlu, “Şimdi önümüzde Türkiye Ligi var. Seneye ne olur bilemem ama önce şampiyonulğu ve Türkiye Kupası’nı kazanmak istiyoruz. Yaş bakımından Fenerbahçe’nin dünya standartlarının altında olduğunu söyleyebiliriz. Fenerbahçe’nin menfaati için buradayız. Menfaati yoksa gideriz” ifadelerini kullandı.

“ERSUN YANAL TRABZONSPOR’A HAYIRLI OLSUN”
Ersun Yanal’ın Trabzonspor’a gitmesini ise, “Hayırlı olsun” ifadesiyle değerlendiren Emre Belözoğlu, “Gelirse, Fenerbahçe’ye yakışır bir şekilde karşılarız.” dedi.

Milli takımın Brezilya yenilgisiyle oynayacağımız Kazakistan maçını da değerlendiren Fenerbahçe kaptanı, “Milli Takımın yapısını bilen biri olak Kazakistan maçında oynamak isterdim. Şansımızın az ama hala olduğunu kabul etmek lazım. Türkiye’de oyuncular üzerinden çok ciddi bir algı oluşturuyor. Biz tarihin en iyi takımıyken de Brezilyaya yenildik. Herkes bu gerçeği bilsin. ‘Yensen de yenilsen de’ besteler yapıyorlar. Bunu en çok Milli takım hakediyor. Kim olursa olsun oradaki isimlere bu yapılmalı. Ama herkes ayrışabildiğinden, değerlerin alt üst olduğundan, futbolcuların da dip yaptığından tepki oldu. Skordan çok taraftarın o haline üzüldüm” yorumunu yaptı.

GÜLDÜREN ASKERLİK ANISI
Emre Belözoğlu sözlerinin sonunda ise askerlik anısını paylaştı. Emre, Ali Güneş’le aynı anda askere gittiklerini dile getirirken, “Askerlik döneminde saçlarımızı kestirmiştik. Beraber yukarıya çıkıyoruz. Ali Güneş yakışıklı çocuk tanınıyor. Ben ise saçlarımı kestirdiğimde tanınmaz hale geliyorum. Saçlarımın dibi de zaten sarı. Millet aşağıya iniyor. Biz elimizde çantalarla yukarıya çıkmaya çalışıyoruz. Üstten bir çok asker koşarak aşağıya iniyordu. Ben “Kardeşim müsade edin yukarı çıkıyoruz” dedim. Birisi “Gel gel kardeş Emre Belözoğlu geliyor” dedi. Ben de ‘siz inin ben gelirim birazdan dedim. Bir başkası ise, “Bırak bunları kardeş gören de Tom Cruise geliyor Çok güzel askerliğim oldu. Komutanlarım sağolsun. O dönem yardımcı olan herkes hayatımda ayrı bir yeri var” diye sözlerini bitirdi.

Başa dön tuşu