“UEFA, TFF’yi adil görmüyor”

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkan Küçükgüngör, UEFA’nın, TFF Tahkim Kurulunu adil, bağımsız ve tarafsız bir yapı olarak görmediğini ileri sürdü

"UEFA, TFF'yi adil görmüyor"

Küçükgüngör, Tahkim Kurulunu, TFF başkanının teklifi ve yönetim kurulunun kararıyla atanan bir yapı olarak gören UEFA’nın, bu yapıyı kendi standartlarına uygun bulmadığını iddia etti.

“UEFA, Tahkim Kurulunu adil, bağımsız ve tarafsız bir yapı olarak görmüyor. UEFA’nın, TFF Tahkim Kurulunun verdiği kararı değil, mahkemelerin vermiş olduğu kararı dikkate almasının sebebi de budur” diye konuşan Küçükgüngör, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Spor hukukuna hakim olan en temel prensiplerden biri, spor olaylarına ilişkin yargılamanın sporun kendi yapısı içerisinde oluşturulmuş yargı organları aracılığıyla karara bağlanmasıdır. Spor hukuku ile uğraşan meslektaşlarımızın baştan beri ifade ettiği şey, TFF Tahkim Kurulu yapısının tarafsızlık ve bağımsızlık unsurlarını karşılamadığıdır. UEFA, TFF Tahkim Kurulunun değil mahkemelerin verdiği kararı dikkate alıyor. Bundan sonraki süreçte neler olacağını hepimiz bekleyip göreceğiz.”

“CEZALARIN ERTELENMESİ KONUSUNDA TALİMATTA AÇIK BİR DÜZENLEME YOK”
Küçükgüngör, UEFA Disiplin Kurulunun vereceği cezaların ertelenmesi konusunda talimatta açık bir düzenleme olmadığını kaydetti.

UEFA Disiplin Talimatı’nda bu konuda net bir hükmün bulunmadığına dikkati çeken Küçükgüngör, “Talimatın 20. maddesinde verilen cezaların ertelenmesine ilişkin bir hüküm var. Tarafların da talep edeceği bir hüküm, zorlayıcı düzenleme olmadığını söyleyebiliriz.”

“UEFA YAVAŞ HAREKET ETTİ”
Türkiye’de, 3 Temmuz 2011 tarihinde ortaya çıkan şike iddialarıyla ilgili sürecin çok kısa sürede tamamlanması gerektiğini defalarca ifade ettiklerini anlatan Küçükgüngör, şunları söyledi:

“Süreç çok uzadı. Daha önceki örneklerde yargılamalar Türkiye standartlarına göre çabuk neticelendi. Buna karşılık spor yargısından beklediğimiz çabukluğu, çevikliği göremedik. TFF gerçekten zamana yayarak bir karar verme eğilimi sergiledi.

UEFA da bu konuda yavaş hareket etti. Şimdiye kadar çoktan çözülmüş olması gerekirdi. Şu anki olay kulüpler bazında, TFF’yi veya milli takımı etkileyeceğini sanmıyorum. Bu konuda iyimserim.”

Uluslararası spor yapılanması ve özellikle futbol yargılamasında hakim olan uygulamanın birtakım temel prensipleri bulunduğunu belirten Küçükgüngör, “Bunların başında şike ve teşvik primine sıfır tolerans yaklaşımı var. UEFA bunu yıllardır uyguluyor. Sanki Türkiye yüzünden bu temel prensipten uzaklaşmış gibi bir algı hakim oldu ancak UEFA temel prensipten hiçbir zaman geri adım atmadı. Bunun en temel göstergesi de iki gündür takip ettiğimiz olaylar zinciri” şeklinde konuştu.

“SAVUNMALAR AYRI AYRI VERİLMELİ”
Türkiye’nin iki önemli kulübünün soruşturmaya tabi olduğunu ve bu savunmaların ayrı ayrı verilmesinin doğru olacağına inandığını kaydeden Küçükgüngör, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu, ülke futbolunun tümünü ilgilendiren bir olay, yansımaları çok olacak. Türkiye’nin iki önemli kulübü soruşturmaya konu olmuş durumda. Dolayısıyla burada hukuken birlikte hareket etmek söz konusu olamaz ancak geri planda TFF, ortak bir koordinasyon sağlayabilir. Birlikte hareket edilmesi, adımların birlikte atılması çok daha uygun olur. Hatta adı karışmayan kulüplerin destek olması lazım. Türk sporunu bu tehditten kurtarabilmek amacıyla birlikte hareket edilmesi gerektiği kanaatindeyim.”

“ŞAMPİYONLUK EL DEĞİŞTİRİR Mİ’ SORUSUNA CEVAP VERMEK ZOR”
Prof. Dr. Erkan Küçükgüngör, yaşanan sürecin ardından şampiyonluk kupasının el değiştirip değiştirmeyeceği ile ilgili soruya cevap vermenin çok zor olduğuna dikkati çekerek, “Hukukçu olarak, bu soruya net bir cevap veremiyorum” dedi.

Başa dön tuşu