Kriz üstüne kriz!

Galatasaray’da son durumun sorumlusu kim?

HTSPOR.COM / Ahmet Hamdi GİRGİN

Sezona kötü başlayan Galatasaray’da yaşanan yönetim krizinin ardından futbol takımı da dibi gördü. Süper Kupa’yı Fenerbahçe’ye kaptıran Cimbom, ligde 4 maçta sadece 4 gol atarken; bu maçlardan 7 puan çıkartabildi. Asıl hüsran ise Şampiyonlar Ligi’nde yaşanıyor. Taraftarların galibiyete kesin gözüyle baktığı Anderlecht maçında 1 puan son dakikada kurtarıldı. Son 2 sezonda gruptan çıkmayı başaran Cimbom, Arsenal karşısında hezimete uğradı. Peki sarı-kırmızılı takım nasıl bu hale geldi? Kötü gidişin en büyük sorumlusu kim?

MANCİNİ’DEN SÜRPRİZ İSTİFA
Fatih Terim ile geçtiğimiz sezon yolların ayrılmasından sonra İtalyan teknik adam Roberto Mancini, teknik direktörlük koltuğuna oturdu. Son iki sezonun şampiyonu, Fenerbahçe’nin 9 puan gerisinde ligi bitirdi. Şampiyonlar Ligi’nde ise Chelsea, 2. turda Cimbom’u kupa dışına itti. Sezonu Türkiye Kupası tesellisiyle sonlandıran Galatasaray’da taraftarlar, devre arasında gelen transferlerin verimsizliğinden, ilk 11’in ve oyuncuların pozisyonların devamlı değişmesi sonucu oluşan istikrarsızlıktan dolayı Mancini’yi eleştiriyordu. Tecrübeli hocanın yeterliliği tartışılırken 11 Haziran’da istifa geldi. Galatasaray ve Mancini el sıkışırak ayrıldı.

“ALMAN YA DA HOLLANDA EKOLÜ” DERKEN YİNE İTALYAN GELDİ
Sarı-kırmızılılar, Mancini’nin yerine önce Lucescu ile görüştü. Rumen teknik adam, görevi kabul etmedi. Bunun ardından Başkan Ünal Aysal, “Alman ya da Hollanda ekolüne yöneleceğiz” diyerek rotayı işaret etti. Löw, Klinsmann, Tuchel ve Koeman gibi isimler geçerken sürpriz bir şekilde yine bir İtalyan teknik adam göreve getirildi. Dünya Kupası’nın ardından İtalya Milli Takımı’ndan istifa eden Prandelli, 8 Temmuz’da Galatasaray’a imza attı.

SABRİ SARIOĞLU KADRO DIŞI BIRAKILDI
Prandelli, göreve başlandıktan birkaç gün sonra kamp kadrosunu açıkladı ve şok bir karara imza attı. Yıllardır Galatasaray’da top koşturan Sabri Sarıoğlu’nun kadro dışı bırakılması  taraftarların büyük kısmından tepki aldı. Sabri’nin dışında Gökhan Zan, Engin Baytar, Dany, Yiğit Gökoğlan, Sercan Yıldırım, Eboue, Endoğan Adili, Kaan Baysal ve Ontivero kamp kadrosuna dahil edilmedi. A2 takımıyla idmanlara çıkan Sabri’nin ismi alınan her kötü sonuçtan sonra gündeme geldi.

TRANSFERDE GEÇ KALINDI
Şampiyonun 9 puan gerisinde ligi bitiren, takımın belki de en önemli ismi Drogba’yı kaybeden takım, transferde sessiz kaldı. “Çilek” transferlerine alışan taraftarlar, Drogba’nın yerine yine o çapta bir futbolcunun gelmesini bekliyordu. Sarı-kırmızılılar hocasız geçen süreçte yalnızca Olcan Adın’ı transfer etti. Yönetim, yabancı kontenjanında yaşanan sıkıntılar nedeniyle son güne kadar istediği hamleleri yapamadı. Transfer döneminin bitmesine kısa bir süre kala Eskişehir’den Tarık Çamdal ile Napoli’den Pandev ve Dzemaili takıma katıldı. Transfer dönemini kötü geçiren Cimbom, Drogba’nın yerini dolduramadı.

YABANCILAR ELDE KALDI
Galatasaray, kadroda yer bulamayan Dany, Eboue, Ontivero ve Amrabat’ı satamadı. 3 isim kiralık olarak gönderilirken Eboue ise A2 takımıyla idmanlara çıkıyor.
Bu oyuncuların maaşları kadroda yer bulamayan yerliler ile birlikte kulüp için büyük bir mali yük ortaya çıkartıyor. Bu oyuncuların yıllık maliyeti 30 milyon TL’yi buluyor.

SELÇUK KÜSTÜ
Selçuk İnan’a geçtiğimiz sezondan itibaren başlayan eleştiriler, bu sezon zirve yaptı. Anderlecht maçında yuhalanan milli yıldız, dün de herhangi bir sakatlığı olmamasına rağmen kadroya alınmadı. Selçuk’un 980 gün sonra kadroya alınmaması Galatasaray’da bir şeylerin değişmeye başladığının göstergesiydi.

YABANCI-YERLİ SORUNU
Yıllardır birçok kulüpte yaşanan yerli ve yabancı oyuncular arasındaki sorunlar Galatasaray’da bu sezon baş gösterdi. Özellikle Selçuk İnan’ın yuhalandığı Anderlecht maçının ardından Melo’nun taraftarlara üçlü çektirmesi Türk oyunculardan tepki aldı. Selçuk’un menajeri de bunu açıkça dile getirdi.

PRANDELLİ’YE ELEŞTİRİ YAĞIYOR
Yukarıda bahsettiğimiz Sabri Sarıoğlu’nun kadro dışı bırakılması, Selçuk İnan’ın küstürülmesi, yerli-yabancı oyuncular arasındaki anlaşmazlıklar Prandelli’yi hedef haline getirdi. Bu sorunlarının hiçbirinin çözülememesi aksine gelen kötü sonuçlarla daha çok konuşulması İtalyan teknik adamı topun ağzına getirdi. Saha dışındaki bu olaylar dışında Prandelli’nin taktik seçimi de eleştiriliyor. Taktiksel diziliş olarak 4-2-3-1, 4-3-3, 3-5-2 ve 4-4-2’yi deneyen ve bunların hiçbirinden verim alamayan Prandelli, oyuncuları da farklı bölgelerde oynatıyor. Melo’yu libero, Sneijder’ı ön libero, Olcan’ı forvet oynatan İtalyan, otoriteler tarafından oyuncularını tanımamakla suçlanıyor.

YÖNETİM KRİZİ
Galatasaray’da Ünal Aysal’ın başkanlığındaki yönetim kurulu, olağanüstü genel kurul kararı aldı. Aysal, 25 Ekim’deki seçimde aday olmayacağını açıkladı. Başkanın “Mayıs ayında tekrar seçim olursa aday olabilirim” şeklindeki açıklaması kafalarda soru işaretleri yarattı. Camianın büyük bir kısmı Ünal Aysal, kulübü yüzüstü bırakıp gitmekle suçluyor. Başkanlık için Alp Yalman’dan başka aday çıkmadı. Başkan adaylığı için ismi geçen  ancak aday olmayacağını açıklayan Mehmet Helvacı, sarı-kırmızılı kulübün bu sezon 40 milyon Dolarlık proje üretememesi durumunda Avrupa kupalarında yer alamayacağını dile getirdi. Bu açıklamalar ve gelişmelerden sonra her ne kadar Aysal tarafından böyle bir durumun olmadığı söylense de Galatasaray’ın büyük bir mali tehlike içinde olduğu konuşulmaya başlandı.

YENİ YÖNETİM, YENİ HOCA
Alp Yalman’ın başkan olması halinde nasıl bir mali plan uygulayacağı hakkında bir açıklama yok. Eğer kulislerde konuşulan ekonomik sıkıntılar çözülemezse Galatasaray’ı kötü günlerin beklediğini söyleyebiliriz. Yalman’ın göreve geldiği takdirde Prandelli’yi takımdan göndermesi bekleniyor. Teknik direktörlük için en büyük aday ise Mustafa Denizli. Şu anda yayıncı kuruluşta yorumculuk yapan Denizli’nin tecrübesiyle kötü durumdaki takımı düzlüğe çıkarması umut ediliyor.